MUTLAKA OKUNMASI GEREKEN YAZAR: GÜLSEREN BUDAYICIOĞLU
17 Mayıs 2021MUTLAKA OKUNMASI GEREKEN YAZAR:
GÜLSEREN BUDAYICIOĞLU
Gülseren Budayıcıoğlu Kimdir?
Gülseren Budayıcıoğlu son dönemde birçok kitabının televizyon ekranlarına taşınmasıyla ve büyük beğeni kazanmasıyla ön plana çıkan yazarlarımızdadır. Ünlü bir psikiyatr olan Gülseren Budayıcıoğlu, kitaplarını da gözlemleri üzerine yazmıştır. Karşılaştığı ilginç psikiyatri vakalarını ve danışanlarının hayat hikâyesini aktarmıştır. Televizyonda yayınlanan İstanbullu Gelin, Doğduğun Ev Kaderindir, Kırmızı Oda, Masumlar Apartmanı ve Camdaki Kız dizileri Budayıcıoğlu’nun kitaplarından esinlenerek uyarlanmış dizilerdir. Birçok çalışması hem psikiyatri alanında hem de edebiyat alanındadır.
Gülseren Budayıcıoğlu 1947’de Ankara’da doğmuştur. Eğitimine Ankara Tıp Fakültesi’nde başlamıştır. Daha sonra TRT’de spikerlik yapmaya başlamıştır. 1977 yılında Hacettepe Üniversitesi’nde psikiyatri uzmanlığını almıştır. Daha sonra yine Hacettepe Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olarak çalışmıştır. Aynı zamanda TRT’te televizyon programı sunmuştur. Farklı hastanelerde doktor olarak görev almış, 2005 yılında Madalyon Psikiyatri Kliniği’ni kurmuştur.
GÜLSEREN BUDAYICIOĞLU KİTAPLARI
Gülseren Budayıcıoğlu’nun yayımlanmış beş adet kitabı vardır:
MADALYONUN İÇİ
“Çocukluğumuz hepimiz için önemlidir. Çünkü bize verilen ya da bir şekilde bizim üstlendiğimiz ilk rol neyse fark etmeden ömrümüzün sonuna kadar hep o rolü oynarız.”
Adını, Gülseren Budayıcıoğlu’nun kurduğu Madalyon Psikiyatri Kliniği’nden alan bu eser on yedi farklı ve gerçek olayı anlatıyor. Birçok psikolojik rahatsızlığı ve birçok çocukluk travmasını görüyoruz. Ebeveyn ilişkileri, sevgi, merhamet ve şiddeti düşünürken buluyoruz kendimizi kitabı okurken.
İncelemek için tıklayınız.
“Unutmayı beceremediği, anlaşılmaz bir yenilmişlik duygusu var içinde. Sevilmemişliğin, kabul görememenin kekremsi tadı var yüreğinde.”
Yazarın ikinci kitabı Günahın Üç Rengi, ‘’Madalyonun Öteki Yüzü’’ alt başlığıyla karşılıyor bizleri. Kapaktaki üç renk, kitabın içerisinde bulunan üç farklı karakterin hâlini tasvir eder nitelikte.
Bizi karşılayan ilk karakter Meliha Hanım, zor bir hayat geçirmiş, birçok yakının gözleri önünde kaybetmiş olan bir kadın olarak karşımıza çıkıyor. Şiddetle geçen ömründe ilk kez elinden kızı tutuyor ve o derin hikâye tam da burada başlıyor.
İkinci karakterimiz ise Şevket Bey. İyi bir aileye sahip biri gibi görünse de hep bir şeyleri saklamak zorunda hissetmiş bir kimse. Bundan dolayı giderek yalnızlaşmış. Doktorun yanına gelmesiyle ise hayatı yeniden şekillenmeye başlıyor ve umudumuzu yeşertiyor.
Son karakterimiz belki de hepimizin ilgisini en çok çeken İsmail. Merak uyandırıcı bir hayata sahip İsmail’in hayatıyla yazarımız da pek yakından ilgileniyor.
Üç karakterden sonra yine gerçek bir hayat hikâyesi sarsıyor dünyamızı. Ancak okuyanlar anlayabilir bizde uyandırdığı şaşkınlığı, hüznü… Fazla ipucu vermeden birbirinden etkileyici vakalarla baş başa bırakalım sizleri.
İncelemek için tıklayınız.
‘’Duyguları elinden alınan biri artık bizlerden çok farklıdır. Düşünür, bilir, görür ama hissetmez.’’
Roman tadında bir kitap Hayata Dön kitabı suskun, hayatı boyunca hiç sevgi görmemiş, türlü acılarla yüz yüze gelmek zorunda kalmış olan Alâ’nın hikâyesini anlatıyor. Doktorun Alâ’ya anlattığı hikâyelerle yavaş yavaş yaşadıklarını anlatmaya başlıyor karakterimiz. Annesinin üzerinde bıraktığı olumsuz etkiler, sağlıksız bir ailevi ilişki onu giderek yalnızlaştırmış, tek arkadaşı kitaplar olmuştur. Doktorla görüşmeye başlamasıyla birlikte Alâ’nın suskunluğunun azaldığını, bir prensese dönüştüğünü görüyoruz.
Dehşet verici, şaşırtıcı bu hayat hikâyesini sizlere şiddetle tavsiye ediyoruz.
İncelemek için tıklayınız.
"Zaten doğru dürüst bir erkeğin beni sevebileceğine hiç inanmıyordum. Bir insanı annesi bile sevmezse, başkaları sever mi?"
Yakışıklılığı, zenginliği ve çapkınlığıyla kadınların gönlünü çeken bir erkeği konu alan Kral Kaybederse, korkularla yüzleşmenin, iyileşme adımlarının, sevgi ve iyiliğin önemini gösteriyor bizlere. Çapkın karakterimiz gel zaman git zaman elindeki her şeyi kaybediyor ve yazarımızın odasında buluyor kendini.
Doktorun, danışanlarının çocukluklarına inmesiyle birlikte, çocukken yaşadığımız olayların yıllar sonra nasıl zihnimizde nasıl biçimlendiğini görüyoruz. Gülseren Budayıcıoğlu, danışanlarının hikâyelerini anlatarak bizlerin hayatına da küçük ve derin dokunuşlar yapıyor. Tavsiyemizdir.
İncelemek için tıklayınız.
“Karşınıza öyle biri çıkacak ki, size sevmeyi öğretene kadar sizden vazgeçmeyecek.”
Camdaki Kız kitabı yazarımızın en son yayımladığı kitaptır. Nalan ve Hayri karakterinin birbirleriyle olan sağlıksız ilişkisi alınıyor ve bizlere bu ilişkiden sadakatin, sevginin ve yine çocukluk travmalarının ne kadar önemli olduğunu görmek kalıyor. Hayatının tek bir insana adamış olan Nalan ile sevgisiz bir çocukluk geçiren Hayri ile hemhal oluyoruz okurken. ‘’Böyle hayatlar da varmış.’’ diyebileceğimiz nadide bir eser olarak nitelendireceğimiz Camdaki Kız’ı ‘’İyi ki okudum.’’ diyeceğinize eminiz.
İncelemek için tıklayınız.
Daha birçok kitabı isemkitap.com'da bulabilirsiniz. :)